AdSense

23 Şubat 2016 Salı

AYASOFYADAKİ SIR OLAY.KUŞ YUVASINDAKİ GİZLİ BELGE


Yıl 1282 İstanbulu haçlılardan geri almış  komutan 8.mikhael rakibi olmadığından imparatorluk tacını giymiş içerideki laskaris hanedan üyeleri şiddetle susturulmuş, ioannes laskaris kör edilmiş dışarıda ise kiliseler birliğine onay vererek tahtını sağlama almış bir şekilde ölmüştü.Ardıllarına ise çözülmesi gereken bir yığın sorun bırakmıştı.

Oğul 2.Andronikos,Gebzede babasının kör ettirdiği siyasi muhalifi ioannes laskarisi ziyaret ederek bir nevi helallik istedi.hem kilise hem halk üzerinde etkisi olan laskarisleri yatıştırmadan koltuğunda rahat oturması mümkün değildi halkın gözünde darbeci bir generalin oğluydu.


Diğer bir sorun olan kiliseler birliği sorunu ki hem muhalifler tarafından,hemde halkın üzerinde büyük etkisi olan ruhban tarafından malzeme ediliyordu.Ruhban sınıfını kontrol altına almak için şehrin entrikalarına bulaşmamış hanedan üyelerine yakınlığı olmayan bir patrik gerekiyordu.


Şehirdeki en etkili dini grup muhalif Arseniosçulardı bunlar laskaris ailesine yakındı.Eğer patriklik makamına bunlardan biri gelirse, işler 2.Andronikosun kontrolünden çıkabilirdi.Bunun için 1289 da Athanasios adlı bir keşişi patrik yaptı.Kendisi bu hizipçi tartışmalara girmemiş,münzevi yaşayan ömrünü Anadolu'da geçirmiş yoksulluğu benimsemiş sırtında bir keçe kumaş ayağında bir sandalet ile gezen sade bir din adamıydı.

İlk icraatı istanbuldaki daimi sinodu kaldırdı.bu seyahatler hem maddi külfete yol açıyor hemde sonu gelmeyen tartışmalara neden oluyordu.ikinci olarak kiliselerdeki israfı önlemek adına girişimlerde bulundu hatta bir kaç din adamını mülkleri ve gelirleri konusunda azarladı ! bu gibi kısıntılardan edilen gelirleride şehirdeki yoksulların doyurulmasına harcandı.
Anadoludan gelen bu münzevi adam ruhban sınıfının canını sıkmıştı.Kulis dedikoduları,tartışmalar derken sokakta taşlı saldırıya kadar vardı.Artık korumasız dolaşamayan patrik 1293 te yani 4 yıl sonra görevi bıraktı (bıraktırıldı)  KONUŞSAM TESİRİ YOK SUSSAM GÖNÜL RAZI DEĞİL (fuzuli)

İşte tam bu ruh halini yaşan devrik patrik kendisini istifaya zorlayan,dine uygun yaşamayan kim varsa hepsini afaroz eden bir belge hazırladı.bunuda ayasofya kilisesinde bir sütun başlığındaki güvercin yuvasının altına sakladı ! birkaç yıl sonra belge tesadüf eseri bulununca ortalık hayli karıştı.Athanasiosun ardılı 12.ioannes benzer bir tavırla  psikopos adaylarının,kendilerini seçecek kişilere armağan verilmesine izin veren geleneği geleneği rüşvet olduğu gerekçesiyle yasakladı.




                                           SİNOD BÖLÜMÜNDEKİ O SÜTUN !


PATRİĞİN DEPREM KEHANETİ !

Yerinden edilen eski patrik Athanasios imparatora haber göndererek "Tanrının konstantinapolis ahalisine duyduğu öfke patlak verecek" dedi ve işte tam o gece 15 OCAK 1303 bir dizi deprem oldu.Athanisosun bu kerametine şahit olan halk inzivadki patriğin manastırına akın ettiler zaten halk tarafından sevilen patrik şimdide kutsal bir kişiliğe bürünmüştü aylar sonra tekrar patriklik makamına döndü.Kilise ileri gelenelri tarafından sevilmesede halk bu keşişi seviyordu.işte imparator için halkın desteği daha mühim olduğundan athanasiosun arkasında durmaya çalışıyordu.Bu sıradışı patrik mücadelesini 1309 yılına kadar devam ettirdi.İnzivaya çekilerek münzevi yaşamına geri döndü.



Sonuç:Son dönem Romasında zayıflayan siyasal otorite kilise desteğini alarak ayakta kalabilmiş ancak bu da otoritenin kaybına ve ruhbanın yönetimdeki etkisini artırmasına yol açmıştır.Ruhban etkisi arttıkça ruhban nufusu ve gelirleri hızla büyümüş maddi büyümede bağzı yozlaşmalara yol açmış görünüyor.Din siyaset,din para ikileminin yeni olmadığına elimize ulaşan bu belgelerle şahit oluyoruz.





17 Eylül 2015 Perşembe

HALİÇ SAVAŞI ve GALATA KUŞATMASI

                                                   CENEVİZ AMBARGOSU

ortaçağın kültürel, tinsel ve düşünsel alanda mega kenti şöhretini taşıyan İstanbul,bunu eşsiz çoğrafi konumuna ve dev nüfusunada borcuydu.tabiki bu devi beslemek bu bitmek tükenmek bilmeyen ihtiyaçları karşılamak, imparatorluğun tüm kaynaklarının akıtılmasıyla mümkündü.

Şehrin iaşesi imparatorluğun her köşesinden gelen destekle ( mısır,trakya,kırım,Dobruca ) sağlanıyordu,taki şehrin kursağı olan İstanbul boğazının,Cenevizin eline geçince kadar.

1261 yılında şehri latinlerden geri alan Bizans,anlaşma gereği Cenevizlere kapütülasyon vermişti. Ceneviz kalesi denen İMROZ kalesi bu anlaşmanın bir eseridir.

Kapitülasyonlar Bizansın belini öylesine bükmüştüki galata tek başına istanbulun dört katı gümrük geliri elde ediyor,gümrük vergisi daha düşük olduğundan tüm gemiler galata limanına yanaşmayı tercih ediyordu.Buna  önlem olarak,Bizans gümrük bedellerini aşağı çekerek (%10'dan %2'ye) cenevizle rekabete girdi.1348'de Cenevizliler buna karşılık olarak haliç ve çevresindeki tüm ticari ve şavaş gemilerini ateşe verirken Bizanslılarda galatadaki tüm Ceneviz depolarını ateş yağmuruna tuttu.Darbe sırası cenevize geldi. haliçe girip burada sahile yakın olan imparatorluk sarayına bir operasyon planladılar.Gemilerin güvertesi üzerine kule inşa edip burdan surların içine girmeye kalkıştılar başaramayınca geri çekilip yarım kalan işi mancınıklarla denediler yüzer kiloluk dev taş parçalarını şehrin içine fırlatıyor kileseler,binalar taş yağmuruna tutuluyordu.





GALATA KUŞATMASI,SON ÇIRPINIŞ

Tabiki sur dışında kalan tüm Boğaziçi köyleride bu saldırıdan nasibini aldı.Kapana kısılmış Bizans, ablukayı kırmak için trakyadan şehire gemi inşası için  keresteler taşıdılar pahallı bir iş olan donanma kurma işi için vergi salındı.bir seferberlik haliyle 100 kadar tekne ve dokuz savaş gemisi inşa edildi.Surlarla çevrili olan galata hem denizden hem karadan ablukaya alınacaktı.Bu besbelli sorunu ortadan kaldıracak, kökten ve bir o kadar cesur bir hamleydi.Bir mart gününün soğuk sisli sabahı donanma kadırga limanından sessiz sedasız galata surlarına doğru haraket ettmişti.Sayıca üstün ancak gelişi güzel toparlanmış,tecrübesiz tayfalarla oluşan donanma,bir dizi taktiksel hata ile  Marmara denizini sularında kayboldu.Tayfalardan kimi kıyıya yüzüp canını kurtarırken kimi giydiği zırhın ağırlığıyla boğuluyordu.Konstantinapolis ahalisi dehşet içinde tüm donanmalarının yok oluşuna tanıklık ediyodu.Çığlıklar sabahın sesizliğini yırtarak sur duvarlarında patlıyordu.kara tarafında'da kuşatma başarısız oldu bir kaç yüz kişilik kara ordusuda kuşatmayı kaldırıp dağınık halde geri döndüler.6 mart kuşatması tam bir başarısızlık ile sona ererken,Bizans donanması tamamen yok oldu.Bu bizansın son deniz harekatıydı.

                                         Venediklilerin Haliç surlarından şehre sızma çabaları

Makrembolites (Dönem tarihçisi) "... bu başlarının üzerindeki zafer ışıltısını üfleyip söndürdü ve yüzlerine utancın,onursuzluğun lekesini sürdü"



20 Aralık 2014 Cumartesi

TEKFUR SARAYINDAKİ KESİK BAŞ.BİR BİZANS DARBESİ.

İMPARATOR:3.Andronikos Palailogos varis bırakamadan 45 yaşında ani bir şekilde öldü.En büyüğü henüz 9 yaşında olan üç erkek oğlu vardı.Doğal olarak bu iktidar boşluğunu doldurabilecek kişi ülkenin en zengin ve güçlü ismi kantakuzenostu.Çocuklarının hem iktidar hemde hayatlarından kaygı duyan imparatoriçe Anna,amiral apakaukos'a yanaşarak destek arayışına girdi.Sultan orhan ve trakya bölgesi komutanı ioannes, kantakuzenosu destekleyenler arasındaydı.O sıra şehirde olan apakaukos olası darbeye karşın önde gelen aileleri edirne kapıda  yaptırdığı yarı açık bir hapishanede topladı.Bir gün inşaatı denetlemeye gelmiş ancak büyük bir hatayla yanında bir tek korumayla ! Bunu fırsat bilen bir tutuklu eline geçiridiği tahta parçasıyla apakoukosu yere indirdi.Ardebe sonrası ölen apakaukosun başı,balta ile kesilerek bir direğin üzerine dikildi.Olay yerine gelen ölen amiralin adamları zindana girip buradaki tutuklu 200 kişiyi kılıçtan geçirdiler.Kaçmayı başarıp yakındaki kiliseye sığınan diğer tutuklularda orada can verdiler.Tarihçi DUKAS olayı şöyle nakleder"...mihrabın ve diğer mukaddes yerlerin kutsiyetine kimse hürmet etmedi.Kimse yapılan bu hakaretten utanmadı ve sıkılmadı"

 Sultan Orhanla kızını evlendiren Kantakuzenos 500 kadar asker ödünç alıp.yedikuledeki altın kapının önüne geldi.Kapılar açılırsa kimsenin canına,malına kasd etmeyeceğini,genel af ilan edeceğini söylesede içeriye alınmadılar.Gönderdiği elçiler ise sonuç alamadı.ancak içeriden alınan destekle,gece ilerleyen saatlerde şehre sızmayı başardılar direkt olarak tekfur sarayına yöneldiler.safak vakti saray kapılarına dayandılar (3 şubat 1347) Kantakuzenos şehirde bir kargaşaya mahal vermemek için din adamlarını etrafında toplayıp niyetini anlattı.Saraya zorla girip iç savaş görüntüsü vermek istemiyordu.Sarayda kapanan imp.çe Anna,bir süre sonra iki elçi yollayarak barış şartlarını bildirdi.
neticede 8 şubatta şu koşullarda anlaşma sağlandı.

-Genel af ilan edilecek.
-İoannes palailogos ortak imp.olacak.
-Hapisteki siyasi mahkumlar salınacak.
-Kantakuzenosun kızı Eleni imp.İoannes ile evlendirilecek.

Demetrios Kydones, anılarında bu günü şöyle tanımlar"...şimdi mutluluğa ve imparatorunuza sahipsiniz.mısırlılar'ın tanrı fenix'in yeniden doğumunu kutlaması gibi buda sizlerin daha iyi bir geleceğin sembolü"

8 şubat günü karşılıklı anlaşma sağlandı.Büyük karmaşa hatta kan dökülmesi olası bu büyük olay küçük yaralarla atlatılmış oldu.Kantakuzenos taraftarlarının ve ailesinin geleceklerinin sigortası olarak,Kantakuzenosun kızı Eleni,genç imp.İoannes ile 1347 mayısında ayvansaraydaki kilisede düğünlerinin yapılmasına karar verildi.


--------------------------------------------------- SON----------------------------------------------------





             










                                                                                                                                                                             

2 Ekim 2014 Perşembe

Avrupa Birliği Sürecinde Bizans

İbn-i Haldun:coğrafya kaderdir

Şehir 1204-1261 yıllarında latin istilasında kalmış,Kiliseler başta olmak üzere heryer yağma,talan edilmiş hatta binaların kurşun kaplama çatılarına varıncaya para eder ne varsa götürülmüştü.
57 yıllık yönetimden konstantinapolis ahalisine sadece biriktirdikleri öfke, miras kalmıştı.
Bugün bile "Latin başlığı görmektense Müslüman sarığını yeğlerim"sözü akıllarda kalmıştır.

"Hazinede toz ve havadan başka bir şey kalmamıştı"Gregoras (Dönem Tarihçisi)

Şehir geri alındığında kaçan,firari latim imparatoru 2.Baudouin papa 4.urbanusun yanına giderek kaybettiği şehri geri almasına yardımcı olması istedi ancak süren Venedik,ceneviz savaşı sebebiyle latinler meşgulken tek müsait kişi fransa imp.kardeşi caharles D'anjou idi.Propaganda içinse "kilisler birliği"sorunu kullanılacaktı,elbette birliği sağlamak için öncelikle ayrılığı yaratnak gerekiyordu.

1 Fasıl VİTERBO 1267 


Papa kiliseler birliğini görüşmek üzere şehre 4 rahibini gönderdi.Rahipler papanın bir konsil toplanması talebini ilettiler.(1263) papa ölünce yerine 4.clemens papa oldu.Papanın bir elinde havuç olarak kullanacğı münazara bir elindede sopa olarak Charles vardı.Ya kiliseler birliğini kabul ederek inançlarını değiştirecekler yada toprakları le değiştirecekti.Charles'a yasal statü vermek için latin imp.ünvanına sahip boudouin'in veliahdı philippe ile Charles'ın kızının evlenmesi.Ve doğacak taht hakkını alması için Charles komutasında bir haçlı seferi yapılması kararlaştırıldı ancak 4.clemens'in ölümü ve fransanın kartaca seferinde meşgul olması sebebiyle bu proje askıya alındı.taaki 1271'de yeni papa 10.gregorius gelinceyedek.

2.Fasıl 1274  LYON KONSİLİ (iki ateş arasında)

Yeni papa 10.Gregorius papalık makamına gelince roma ve konstantinapolis kiliselerinin birleşmesini görüşmek üzere iki yıl içinde bir konsil toplanması kararını aldı.Ancak bu bir konsilden ziyade biat töreni olacaktı.İmp.görüşmeleri sürdürecek bir heyet topladı;eski muhalif ioannes bekkos,hazine bakanı georgios akrobolites,eski patrik ve izmit psikoposu bulunuyordu.Görüşmeleri protesto edenler hapse atılıyor,baskı altına alınıyordu.Muhalefet kadar Charles'da görüşmelerin olumsuz sonuçlanmasını istiyordu.Temmuz başında yapılan konsilde kiliselerin birleşmesi kararı alındı.Böylelikle Charles komutasında yapılacak bir haçlı müdahelesinin önüne geçilmiş oldu.Epirosta toplanan muhalifler burada alternatif bir sinod toplayıp patrik ioannes bekkosu aforoz ettiler.Şehirde ise birleşme karşıtı olan efes'li bir keşişin dili kesilirken imparatorun, birince derece yakınlarının dahi muhalefeti tolere edilmiyor,en ağır cezalara çarptırılıyordu.

3.Fasıl İKNA

Birleşme üzerinden üç yıl geçmiş artık konstantinapolis kilisesinin daha somut adımlar atmasının zamanı gelmişti.Talepler konstantinapolise iletildi.

- Patrik ve tüm psikopolardan tek tek roma kilisesine bağlılık sözü alınacak.

- Kilisede ibadetler Katolik ritüellerine göre yapılacak.

- Papa sürekli bir elçi bulunduracak ve buradaki din adamlarının konumlarını o belirleyecekti.

İmp.Mikhael bildiriyi onaylayıp romaya gönderdi.( 1279 )

4.Fasıl  AFAROZ

1280 yılında papa 3.nicholasın ölümünden hemen sonra oluşan boşluktan yararlanan Charles d'anjou
makedonyanın kilidi olan arnavutluktaki berat kalesine başarısız bir kuşatma yaptı.Nevarki bir yıl sonra papa seçilen martinusun bir Fransız olması Charles'ın işi kolaylaştıracaktı.Haçlı seferinin denizden yapılması akılcıl olduğundan nakil işini, serbest bölge,liman işletmesi vs gibi haklar karşılığında venediğe verildi.1283 yılının mayıs ayında ordunun palermoda toplanması kararı alındı bulgar ve sırplar ise karadan  destek verecekti.Tüm planlar yapıldıktan sonra düğmeye basılıp İmp.8 mikhael aforoz edildi.Böylelikle yapılacak haçlı seferi yasal olacaktı.

Akşam Duası Ayaklanması 1282 30 Mart

Fransız donanması Palermo limanında sefere çıkacağı günü beklerken.3o mart günü akşam saatlerine doğru.Fransanın palermo işgalini,protesto eden yerli halk limana doğru akın etti.Büyük olaylar çıktı ve fransız donanması protestocular tarafından ateşe verildi.Yanan donanmanın ateşi bizansa aydınlık oldu.Böylelikle bir süreliğine daha nefes alacaklardı. İmp.8 mikhael anılarında bu ayaklanmada kendisinin parmağı olduğunu itiraf eder.Eğer Bizans entrikası diye birşey varsa sanırım bu olay yüzük taşı sayılabilir.

Mezarsız İmparator.Silivri'de

8.Mikhael 1282 yılında yaptığı bir sefer sonrası Tekirdağ yakınlarında hastalanarak öldü.Protokol gereği başkente getirilmesi gereken naaşı olası tepkilerden korkularak,silivrideki bir manastıra sessiz sedasız gömüldü.İşin ilginç yanı hem ortadoks hem Katolik kilisesi tarafından aforoz edilmiş olarak öldü.Halkın idealleriyle gerçekliğin acı verici şartları arasında sıkışmış bir yöneticinin yaşamı böyle son buldu.1283'te toplanan sinodda onun adına, tören,anma yapılmaması konusunda karar alındı.Adı bile anılmayacaktı artık.

HESAPLAŞMA

Babası ölünce yerine geçen oğlu 2.Andronikos'un ilk icraatı lyon anlaşmasını bozmak ve ortodoks inancına sadık kaldıklarını ifade etmek oldu.Ve bu esnada hapiste olan birleşme karşıtlarını salıverdi.
Birlik yanlısı patrik Bekkos tutuklanıp yerine birlik karşıtı İosef patrik oldu.(Fatih Sultan Mehmette fetih sonrası birlik karşıtı olan Gennadiosu patriklik makamına getirmişti.)Birlik destekçisi din adamları kiliseden uzaklaştırıldı.

V.İOANNES Ve Çark

Osmanoğullarının geliboluya geçişi bizansı tedirgin edince yeniden batıya yanaşma politikasını gündeme getirdi ve tahta çıkarçıkmaz papadan aydınoğulları ve osmanoğullarına karşı kullanılmak üzere 15 Nakliye gemisi,5 kalyon,500 şövalye,1000 piyade taleb etti.Karşılığında ise Papa'nın yollayacağı bir denetleyici Katolik oluşum için konstantinapoliste düzenlemeler yapacak,imparatorun bir oğlunun papalık sarayına gönderilip katalik inancını öğrenecek ve şehirde Katolik eğitim verecek okullar açılacak böylelikle yeni bir katolik nesil yaratılacaktı.Bu çalıştayı yönetmek için romadan heyet gönderildi.1354 yılında patriklik makamına Kallistos geldiki kendisi birleşme karşıtı bir din adamıydı.1362 yılında papa 6.innocentius ölünce birleşme faaliyetleri birkezdaha askıya alındı.
Çanakkale ve tekirdağda etksini arttıran osmanoğullarına karşı macar karlı Layoştan yardım istedi ancak macar bulgar mücadelesi buna engeldi.Çalabileceği başka kapı,savioe kontu Amadeo'idi ona limni adasının sahibi Cenevizlerde katıldı.Osmanoğlullarının Trakya akınları için köprü başı vazifesi gören geliboluya bir sefer düzenlenip geri alındı..Kont'a istanbula büyük debdebeyle geldi burda kiliseler birliği sürecini yöneten,Katolik patrik paulus ile görüşmelerinde birleşme konusunun sağlam zemine oturtulması,halkında desteğini sağlayacak şekilde hayata geçmesi için  kudüs,antakya patriklerininde katılacağı bir çalıştay yapılması gereği konusunda anlaşıldı.Böylelikle Bizans çalıştay oluşturuluncaya kadar (iki yıl) zaman kazanmış olacak,diğer patriklerinde bu işe karıştırılmasıyla kendini eleştirilerin hedefinden çekmiş olacaktı.Anlaşmadan cayma bedeli olarak bir teminat bedeli ise papalığa verilmek üzere kont amadeo'ya teslim edildi.

İMPARATOR DİZ ÇÖKÜYOR

1367'de ön görüşme yapmak için romaya heyet gönderildi.Ancak ellerinde papanın rum halkına ve din adamlarına hitaben kaleme aldığı iyiniyet mektubuyla geri döndüler.

1369'da başında v.ioannes olmak üzere başka bir heyet (demetrios kydones,eniştesi francesco) italyaya gitti.Görüşmeler sonunda SAN PİETRO katedralindeki törende v.ioannes papanın ayaklarına kapanarak biat törenini icra etti.Şehre döndükten sonra demetriosun şu sözleri olayı özetler"imparatorluğa hiçbir yarar sağlamayan  boşuna bir emekten ibaret"
Aynı sıralar sultan muradın elçisi gelibolunun teslimini istemek için şehre gelmişti.Trakya yolu kapalı olduğundan bizansa gidecek tek açık yardım yolu Çanakkaleydi.Ancak burası papalığın boş temenni dilekleriyle savunulması mümkün değildi.Bizans batıdan ve doğudan kuşatılmıştı.1389 kosava savaşı yalnızca bizansın değil hıristiyan dünyasınında hayallerini yıktı.Bulgar Ve Sırplar Osmanlı vasalı oldu Sultan murad vasalı durumundaki imparatora türk tacirlere ait serbest bölge ve ağırlaştırılmış haraç şartlarını iletti.

KUŞATMA

"Eğer buyurduklarımı kabul etnez buyurduğum gibi yapmazsan,ozaman kentinizin sur kapılarını kapa ve o surların arkasında ne varsa onu yönet,çünki sur kapılarının dışında kalan herşey benimdir"Y.Bayazıd

Bayazıdın istanbulu kuşatması 8 yıl sürdü.Kuşatma sırasında şehir hastalık ve açlıkla mücadele ediyordu öyleki ekmek dahi karaborsaya düşmüş,Venedik ise ablukayı yararak şehre buğday yolluyordu.

SON BÜYÜK HAÇLI ORDUSU.Niğbolu 1396. ( BİR EKMEK 20 ALTIN )

Evrenos beyin atinayı yağmalaması,moraya girilmesi avrupayı tedirgin etmişti.Macar krallığı komutasında 10.000 Fransız,6000 Alman.60.000 macar ve İspanyol gücünden oluşan 100.000 kişilik ordu buda şehrinden türklerin üzerine yürüyecek,venedik ve Cenevizler karadeniz ve çanakkaleden türk ordusunu denizden ablukaya alacaktı.Haçlı ordusu niğboluda büyük bozgıuna uğradı.Artık kontantinapolis tamamen avuçtaydı.Dönem tarihçisi dukas'ın dediğine göre 1 kilo buğday 20 altın sikkeye satılır hale gelmişti.Kapana sıkışmış aç umutsuz şehir birkaç Venedik ve Ceneviz gemisine bağlıydı.

YARDIM KUTULARI

Papanın emriyle zor şatrtlar altında olan şehre para yardımı yapmak için kilise önlerine bağış kutuları konuyor.Htta İngiltere kralı 3000 mark şahsen bağış yapıyor.

MANUEL AVRUPA TURUNDA

İmp.Manuel 1400 yılında italya üzerinden fransa,ordan,ingiltereye giderek bir destek arayışına çıkar.Manuel ingilterede çok iyi karşılanır adına düzenlenen şatafatlı davetler ve bir okadar büyük sözlerle ağırlanır hatta bir dostuna ordu ve donanama yardımı alacağı yönünde müjdeli bir haber yollar.Ancak dönüşte eline bir miktar para verip yolcu edilir.Dönüşte fransa kralıyla görüşüp bir dizi büyük söz daha aldı.Bizans 8 yıllık ablukadan kurtaran avruoa değil timurun ordusu oldu.Bizans bir süre daha nefes aldı.Ankara savaşından sonra bayazıdın oğulları arasında yaşanan taht kavgasından istifade etmek için venedikten yardım talep etti ancak sonuç alamadıTek başına kalan Bizans düzmece mustafa olayıyla son zarınıda attı.Karşılığında muradın 1422 kuşatmasıyla cevap geldi.Sultan muradla yıllık 100.000 duka altın karşılığında anlaşma yaptı.Kuşatma kalktı.Aynı ölüm kalım savaşını veren  diğer bir şehirde selanikti.

SELANİKTEKİ VENEDİK MENFAATİ.

İmp.8 ioannes kuşatma altındaki selaniki kurtarması için venedikten yardım istedi.Venedikliler şehrin yönetimini alma karşılığında bu önerilerini kabul etti.Deniz yoluyla girilebilen şehre Venedikliler 6 gemiyle girip surlara kendi bayraklarını astılar.1430'da sultan murad tarafından alındı.

1422 eylül ayında papa v.martinusun gönderdiği antonio massa kiliselerin birleşmesi konusunda 9 maddelik bir paketle geldi.Papalık yardım gönderecek ancak ortadoksluk inancından dönmeleri ve gönderilecek Katolik heyetin propaganda çalışmalarına izin ve destek sağlayacaklardı.İmp 8 ioannes karşı öneride bulunarak,birleşmenin ancak ortadoks din adamlarınında hazır bulunduğu ve ancak konstantinapoliste yapılacak bir konsille olabileceğini söyledi.İmpaaratorun hasta vaziyetteki babası oğluna şöle bir mektup yazdı"...latinler birleşmenin bir yolunu bulmaya yada kendilerini bir barış,uyum ve karşılıklı anlayış havası içine koyacak ortamı yaratmak üzere çaba göstermeye niyetli değil"
Nihayet 1437 sonunda Ferrara'da yapılacak konsile katılmak üzere heyet yola çıktı.Ancak ne İstanbul ne Antakya nede kudüs patrikleri orada bulunmak istemediler.Heyet 1438'de venediğe vardı daha öncede olduğu gibi büyük törenle karşılandılar.burda bir kaçgün kaldıktan sonra karadan Feraraya ulaştılar.

İMP'UN PAPANIN AYAKLARINI ÖPMESİ

9 nisan 1438'de yapılacak konsil öncesi kilise için önemli olan protokol kuralları gereği psikoposun papanın önünde diz çöküp ayağını öpmesinide içeren bir bildiri geldi.Heyet bunu red edince papa bu istekten vaz geçti.Konsildeki tartışmalı konulardan bağzıları
-Ayinlerde mayalımı mayasızmı ekmek kullanılacağı.
-Araf öğretisi.
-Baba,oğul,kutsal ruh üzerine tanımsal ayrılıklar.


KİLİSLER BİRLİĞİ SAĞLANIYOR


5 temmuz 1439'da imparator ve papanın imzasıyla 437 yıllık tartışma kağıt üzerinde,son buluyordu.Heyette olupta metni imzalamamış bir kişi vardı, efes metropoliti markos.İstanbula döndüklerinde birleşme aleyhine çalışlmalara başladı.İmzayı basan iznik psikoposu bessarion,kiev psikoposu isidoros kendilerini bekleyen tepkilerden kaçarak sırra kadem bastılar.

VARNA SAVAŞI

Sıra birleşme imzasına karşı,papalığın verdiği söze gelmişti kasım 1444 yılında eflak,sırp,macarlardan kurulu ordu 2.muradın karşısında büyük bir yenilgiye uğradı.Avrupa ve Bizans için son beyhude çabada son bulmuş oldu.Orduya diğer Hristiyan ülkelerin katılımının olmaması( Fransız,ingiliz,latin gibi)ordunun bizansa yardım değil kendi sınırlarını korumak üzere oluşturulmuş olduğunun kanıtıdır.Özellikle venediğin tek derdi boğaz ticaret yolu ve haliçteki serbest bölgelerinin güvenliğiydi.Bizans Osmanlı okyanusu içindeki küçük bir ada olarak kalmaya mahkumdu artık tek güvencesi 22 km'lik taş duvarlarıydı.

TAÇSIZ İMPARATOR

1448'de 8.ioannes ölünce annesi Elena,diğer oğlu Konstantinosun tahta çıkması için sultan murad'tan onay aldı.Ancak alışıla geldiği üzere ayasofyada yapılması gereken taç töreninde tacı papa temsilcisindenmi yoksa patriktenmi alacaktı.Patrikten alsa papalık kızacak,papa temsilcisinden alsa halktan tepki görecekti bu durumu taç giyme töreni yapmayarak !atlattı.Diğer iki kardeşinede moradaki kentleri pay etti.Etkisiz ve halkın baskısı altındaki patrik görevini bırakınca papalık uygun bir patriğin göreve getirilmesi için baskı yaptı ve  yunan asıllı kardinal isidoros gözlemci olarak gönderdi.Gözlemci floransada yapılan birleşme töreninin aynısının ayasofya'da halkın gözünün önünde yapılmasını istiyordu.Fatihin Rumeli hisarını yaptırdığı sırada böyle bir teklifin reddi pek mümkün görünmüyordu.Din adamları vaziyet hakkında görüşleri için birlik karşıtı olan Gennadiosun pantokrator kilisesindeki (zeyrek cami) odasına gittiklerinde kapısında Gennadiosun şu bildirisini gördüler.
"sefil romalılar tanrıdan ümidinizi neden kestinizde frankların kuvvetine bel bağladınız.Bunların nesine aldandınız kaybolacak şehrinizle beraber dininizide kaybediyorsunuz !..."

Ancak yapımı devam eden Rumeli hisarın varlığı bu sözlerden ağır basıyordu.Temsilci isidorus yanında 200 askerle birlikte şehre geldi.Bu bir çeşit ön ödeme sayılırdı.12 aralık 1452'de ayasofyada birleşme oyunu,birkez daha, bu kez halkın huzurunda sergilendi.Bir ay sonra kendi mal derdine düşen Ceneviz 700 asker,bir gemi buğday,3 kalyon gönderdi.Kuşatmanın son günlerinde latinler bir bir gemilerle şehri terk ediyor yada Galata'ya sığınıyorlardı.Neticede şehir 53 gün süren kuşatma sonrası feth olundu.

Yüzlerce yıl süren tartışmalar,afarozlar,mektuplar,heyetler,niyetler,900 asker,1 gemi buğday.



                                                                     -SON-



































 







 




 
 




.